Şanlı ve kadim tarihimizde kahraman ecdadımız, bizleri tarih sahnesinden silerek aziz şehitlerimizin ve kahraman gazilerimizin hiç düşünmeden canıyla, kanıyla bizlere vatan kıldıkları bu topraklardan atmak isteyen emperyalist güçlere ve işbirlikçilerine karşı nice destanlar yazarak büyük zaferler kazanmıştır.
Şüphesiz ki Çanakkale Zaferi, bağımsız ve hür yaşayacağımızı tüm dünyaya ilan ettiğimiz müstesna ve unutulmaz bir zaferdir. Çanakkale’de bir milletin dirilişi, birlik ve beraberliği, azim ve kararlığı, iman gücü ve Hak’kın batıla karşı mücadelesi tarihin sahifelerine altın harflerle kazınmıştır.
Çanakkale ruhu öyle bir ruhtur ki; vatan şairi Mehmet Âkif Ersoy’un “..Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el ayak. Boşanır sırtlara, vâdilere, sağnak sağnak…” dizelerinde ifade ettiği gibi cesaret ve kararlılığın timsali yüzbinlerce şehidimizin Türkiye Cumhuriyeti’nin kapısını araladığı, beşeri gücün ötesinde azimle, iman gücüyle, inançla, basiret ve ferasetle kazanılmış bir mücadele ruhudur.
Çanakkale’yi geçilmez kılan bu ruhu kaybetmemek, gelecek nesillerimizi bu şuur doğrultusunda yetiştirmek, cennet vatanımızı, yüce milletimizi ve iradesini esaret altına almak isteyenlere karşı her daim güçlü ve bir olmak, aziz şehitlerimize ve kahraman gazilerimize olan borcumuzun gereğidir.
Nitekim, bu zaferin üzerinden yıllar geçmiş olsa dahi 15 Temmuz hain darbe teşebbüsüne karşı Yüce Milletimiz topyekûn devletine, ülkesine, bayrağına, ezanına ve iradesine sahip çıkacağını, hainler ve destekçilerinin nezdinde tüm dünyaya Çanakkale ruhunu kaybetmediğini bir kez daha haykırmıştır.
Bu duygu ve düşüncelerimle; 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 106. yıl dönümünde Şehitleri Anma Günü’nü onur ve gururla idrak ettiğimiz bu anlamlı gün vesilesiyle, başta Çanakkale Şehitleri’mizi ve bizlere bu toprakları yurt edinen tüm şehitlerimizi, vatan savunmasında şehadete yürüyen görev şehitlerimizi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere kahraman gazilerimizi şükran ve rahmetle yâd ediyorum.
Ahmet ÜMİT
Bolu Valisi