30 Ağustos Zafer Bayramı Kabul Töreni Düzenlendi
Bolu Valisi Ahmet Ümit ve eşi Şengül Hanımefendi’nin riyasetlerinde 30 Ağustos Zafer Bayramı kabul töreni düzenlendi.
İzzet Baysal Abant Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Uygulama Otelinin bahçesinde düzenlenen kabul törenine Bolu Valisi Ahmet Ümit ile eşi Şengül Ümit, Garnizon Komutan Vekili Piyade Kurmay Albay Yavuz Çankaya, Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Rasim Özdemir, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Serkan Özalp, Bolu İdare Mahkemesi Başkanı Turgut Delal, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alişarlı, Vali Yardımcısı Ahmet Atılkan, İl Emniyet Müdürü Sadettin Aksoy, İl Jandarma Komutan Vekili Jandarma Albay Mustafa Güder, Bolu Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Türker Ateş, daire müdürleri, Siyasi Parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
Bolu Valisi Ahmet Ümit ile eşi Şengül Ümit, Kabul Töreni’ne katılım sağlayan tüm konukları karşıladılar.
Masaları tek tek dolaşarak misafirlerle sohbet eden Bolu Valisi Ahmet Ümit ile eşi Şengül Ümit, davetlilerin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutladılar.
30 Ağustos Zafer Programı Kabul Töreninde bir konuşma yapan Bolu Valisi Ahmet Ümit, “Tarihimizde Ağustos ayı zaferler ayı olarak ayrı bir yere sahiptir. 1071 Malazgirt’ten 1922 Dumlupınar’a kadar nice zaferi Ağustos ayında kazandık. Her zaferin temelinde olduğu gibi elbette 30 Ağustos’un arkasında da gözlerini kırpmadan hayatlarını feda eden kahramanlarımızın yani aziz şehitlerimizin fedakârlıkları bulunmaktadır” ifadelerine yer verdi.
“30 AĞUSTOS ZAFERİ İLE BU TOPRAKLARIN EZELİ VE EBEDİ VATANIMIZ OLDUĞU TÜM DÜNYAYA BİR KEZ DAHA İLAN EDİLDİ”
1919 yılında Samsun’da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde başlatılan istiklal mücadelemizin, 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesi ile kesin ve kalıcı bir zafere dönüştüğünü vurgulayan Bolu Valisi Ahmet Ümit, “30 Ağustos Zaferi ile bu toprakların ezeli ve ebedi vatanımız olduğu tüm dünyaya bir kez daha en yüksek perdeden ilan edildi. Bu zafer, tarihe gömülmek istenen bir milletin küllerinden yeniden doğuşunun, yeniden şahlanışının ve Tarih sahnesine tekrar çıkışının ilanıdır.
Bununla birlikte emperyalist güçlerin aziz milletimize karşı taarruzları hiçbir zaman bitmedi. Nitekim Türkiye’nin istiklâl ve istikbâl mücadelesi bugün de devam etmektedir. Ancak küresel eşkıyalar ve ezcümle işbirlikçileri bilsinler ki Milletimiz nasıl yokluk ve imkansızlıklara rağmen istiklal mücadelesini zaferle taçlandırmış ise de bugün de gelecekte de kendisine karşı ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel ve her alanda yöneltilen tüm saldırıları boşa çıkartmakta asla tereddüt göstermeyecektir.
Bizler tarih boyunca sadece toprakların fethi için değil, aynı zamanda gönüllerin fethi için mücadele etmiş asil bir milletin evlatlarıyız. Bizim milletimiz geçmişte de bugün de gittiği hiçbir yere öldürmek için, yıkmak için, yok etmek için değil yaşatmak için, inşa etmek ve ihya etmek için gitti. Başka ülkelerin sömürmek, kendine bağımlı kılmak, askeri veya ekonomik lojistik ihtiyacını gidermek için gittiği yerlere biz her zaman insanların hayatına dokunmak, kalıcı projeleri hayata geçirmek için gittik.
Bugün, Türkiye Cumhuriyeti’nin, dünya üzerinde giderek itibarının arttığını, bayrağı ile girdiği her yerde samimi bir hüsnü kabul ile karşılandığını, 85 milyon nüfusunun ve 81 vilayetinin çok ötesinde bir etki alanına sahip olduğunu onurla görüyoruz.
İşte bunun temelinde şanlı tarihimiz, medeniyet anlayışımız ve aziz milletimizin yüce gönüllülüğü vardır. Nitekim bugün de Silahlı kuvvetlerimizin görev yaptığı her yerde inşa faaliyetleri her zaman güvenlik faaliyetlerinin üstünde olmaktadır.
Bu anlayış sayesinde binlerce yıldır yaşadığımız her coğrafyada hürriyetimizi korumayı, devletimizi kurmayı, milletimizin onurunu en üstte tutmayı başaran bir milletin evlatlarıyız.
Bugün de bir buçuk yıldır tüm dünyayla birlikte sürdürmekte olduğumuz ağır ve yoğun Pandemi şartlarına rağmen, ulaştırmadan sağlığa, savunma sanayinden ekonomiye, sanayiden donanmaya, tarımdan ticarete, üretimden ihracata vd., ihtiyaç sahiplerine yaptığımız yardımlara varıncaya kadar ülkemiz koşar adımlarla gelişirken ilimizde de aynı yolda önemli mesafeler alınmaktadır.
Aynı şekilde silahlı kuvvetlerimiz ve güvenlik kuvvetlerimiz yurt dışında ve yurt içinde kalplerinde vatan sevgisi, dillerinde tekbir, elleri tetikte ve gözleri ufukta, Atatürk’ün izinde 24 saat esasına göre devletimizin tevdi ettiği vazifelerini başarıyla gerçekleştirmektedir.
Aziz Milletimizin bu güzel hasletlerini sürdürmesine vesile olan başta sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere emeği ve mesaisi geçen herkese şahsım ve Bolulu Hemşehrilerim adına teşekkür ediyorum” dedi.
“MİLLİ VE MANEVİ GÜNLERİMİZ, TARİHİ ZAFERLERİMİZ, DEVLETİMİZİN VE MİLLETİMİZİN İFTİHAR GÜNLERİDİR”
Milli ve manevi günlerimizin, tarihi zaferlerimizin, devletimizin ve milletimizin iftihar günleri ve vitrinleri olduğunu belirten Bolu Valisi Ahmet Ümit, “Bu günlere ne kadar sıkı sahip çıkarsak tarihimizdeki gönül kapılarını açma konusundaki başarılarımızı da o derece iyi hatırlayıp tekrarlayabiliriz. Tarih boyunca birliğimize, beraberliğimize ve kardeşliğimize sahip çıktığımız sürece başarıdan başarıya koştuğumuzu görüyoruz.
O zaman bizler; bu anlamlı günleri daha güzel tefekkür etmek, birlik, beraberlik ve kardeşliğimizin güçlenmesine vesile kılmak, geçmişimizden ilham ve ibret alarak bu günümüzü sıkı tutmak, bilimin ışığında geleceğimize umutla, kararlılıkla ve emin adımlarla yürümek zorundayız.
Bu anlamlı gün münasebetiyle düzenlediğimiz kabul törenimize teşrif eden siz değerli misafirlerimizin, Bolulu hemşehrilerimin ve yüce milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı bir kez daha gönülden tebrik ediyor, hepinizi hürmetle ve muhabbetle selamlıyorum.
Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Malazgirt’ten 30 Ağustos’a bu coğrafyayı bize vatan kılmak için 1000 yıldır cepheden cepheye koşarak can veren, aynı şekilde Cumhuriyet kurulduğundan bu tarafa Kore’de, Kıbrıs’ta, Doğuda, Güneydoğu’da, yurt içinde veya dışında terörle mücadele de ve aynı zamanda 15 Temmuz’da, bir gül bahçesine girercesine toprağa düşen tüm şehitlerimizi şükranla yâd ediyor, gazilerimize sıhhat ve afiyetler temenni ediyorum. 30 Ağustos Zafer Bayramımız Kutlu Olsun” dedi.
